Jean
Nicholas Arthur Rimbaud 20 Ekim 1884'te Fransa'da Charleville'de doğdu.
Babası Frederic Rimbaud, Lion garnizonunda yüzbaşıydı. Annesi Vitalie
Cuif bir köylü ailesinin kızıydı. Babası 1860 yılında ailesini terketti
ve Grennoble'daki garnizona katıldı. Rimbaud annesi tarafından çok sıkı
bir şekilde eğitildi. Lisede başarılı bir öğrenci olan Rimbaud özellikle
Latince'de başarılıydı.
Fakat
son derece zor, sinirli ve asi bir karaktere sahip olan Rimbaud, kısa
bir süre sonra aile ortamına, ahlak ve din kurallarına karşı çıkmaya başladı.
1870'te retorik hocası Georges Izambert, Rimbaud'nun edebiyat yeteneğini
anlayıp, onu yazmaya teşvik etti.
1870-71
olayları onun çocukluk yıllarından beri içinde taşıdığı isyancılık ve
macera arzusunu daha belirgin bir hale getirdi. Savaş başladıktan sonra
çok genç yaşta yazdığı şiirler ile Paris'e kaçtı. Bunların arasına daha
sonra ölçülü ve kafiyeli şiirler eklendi : Le Bal des Pendus (Asılmışlar
Balosu), Accroupissement (Çömelme), Les Assis (Oturmuşlar), Les Chercheuses
de Poux (Bit Kıran Kadınlar) ..
Paris'e
giderken bileti olmadan yolculuk yaptığı için tutuklandı. George Izembert
tarafından kurtarılan Rimbaud, O'nunla Douai'de buluştu ve beraber Charleville'e
döndüler .İmparatorluğun çöküşünü alkışlayan Rimbaud, Devrim Hükümetini
mutlulukla karşıladı.
Şiirlerinde
sert bir dille III. Napoleon'a, burjuva sınıfına, ve katolik kilisesine
saldırılarda bulunan Rimbaud, Les Effares (Şaşkınlar) de fakir çocuklara,
Le Dormeur du Val (Vadide Uyuyan Adam) de ise savaşta ölenlere duyduğu
üzüntüyü dile getirdi. Bu süre boyunca amacı Paris'e gidip oradaki sanat
çevrelerinin içine girmek ve şiirlerini yayınlatmaktı.
1871
Eylül'de bu amacı gerçekleşti. Şiirlerine hayran kalan Verlaine, Rimbaud'yu.
Paris'e davet etti. Paris'e geldiği zaman yol boyunca yaşadığı macerayı
sembolist bir şekilde anlatan Bateau Ivre (Sarhoş Gemi) adında uzun bir
şiir yazmaya başladı.
Davranışlarının
kabalığıyla çevresini şaşırtan Rimbaud'nun Temmuz 1872'de Parisi terketme
kararını Verlaine de onaylayarak o'nu yalnız bırakmadı. Beraber Belçika
ve Almanya'da gezgin bir hayat yaşadılar. Bu süre boyunca Rimbaud daha
sonra Tanrısal Esinler (Illumminations) kitabında yayınlanacak şiirlerini
yazdı.
Sembolistlerin
12 yıl sonra tekrar keşfedecekleri serbest şiiri (özgür koşuk) Rimbaud
1872 sonunda yarattı. Bu şiirler Vers Nouveaux et Chansons (Yeni Mısralar
ve Şarkılar) adı altında Iluminations'da yayınlanacaktı.
1873'te
Verlaine Rimbaud'yu Brüksel'de tabanca ile yaraladı. Kendi din değiştirdikten
sonra, boş yere Rimbaud'nunda inanmasına çalıştı. 1875'te Stuttgart'ta
son bir kez daha görüştükten sonra bir daha karşılaşmadılar.
Brüksel'de
yaşanan bu dramdan sonra 1873'te Rimbaud bütün deliliklerini, taşkınlıklarını
anlatan Une Saison En Enfer (Cehennemde Bir Mevsim) adlı şiir kitabını
yazdı.
Hemen
sonuç almasa da Une Saison En Enfer'deki 'elveda', anlamına kavuşmakta
fazla gecikmedi. 1875'te Rimbaud şiir yazmaya son verdi. Yolculuklar ve
egzotik maceralarla dolu daha az coşku verici, ama daha hareketli yeni
bir yaşama başladı.
Avrupa'ya
geri döndükten sonra bir süre Avusturya, İtalya ve Almanya'da kaldı. 1877'de
Hollanda ordusuna katılarak Cava'ya kadar gitti, ama çok geçmeden kaçtı.
Daha sonra Kıbns'a giden Rimbaud, 1880'de Afrika'ya yerleşti. Aden ve
Harrar'da ticaretle uğraşmaya başladı. Menelik'e silah satarak hızlı bir
yoldan zengin olma hevesine kapıldı. Coğrafya ve Le Bosphore Egyptien
dergilerinde Afrika gezileri yayınlandı.
On
yıl sonunda işleri iyileşen Rimbaud, dizindeki bir tümörden dolayı tedavi
olmak üzere Fransa'ya döndü. Marseille'de bir bacağı kesilen Rimbaud birkaç
ay sonra 10 Kasım 1891'de Conception Hastanesinde öldü.
Eserleri:
Une Saison en enfer (Cehennemde Bir Mevsim, 1873), Poésis (Şiirler, 1886),
Illuminations (Aydınlanışlar, 1873) ve Mektuplar (1891).
|